21 Ocak 2014 Salı

yeni nevresim ve çarşafı diktim. Yeni telefon aldım

Bu hafta sonu için post hazırlamaya vaktim olmadı. Ama boş oturdum sanılmasın. Cumartesi misafir ağırladım. Kış aylarında insan içine kapanır ya. Ben de mümkün olduğunca bu hale düşmeme gayretiyle sosyalleşmeye çalışıyorum.
Pazar gününü de hobime ayırdım.
























İşte bu güzel kumaşı geçen hafta, eskiyen çarşafım yerine almıştım. Ama topta fazla bişey kalmadığından, kumaşçım "Abla hepsini al, sana uygun fiyatla veririm" deyince, ben de hepsini aldım.
Kumaşı eve getirip, yıkayıp ütüleyip şööyle bir de masanın üstüne uzunca serince, tek kişilik nevresim çıkar gibi geldi gözüme.
Ben de gözümü kapadım, makası vurdum kumaşın beline:)) kafiyeli oldu değil mi?
Önce çarşafı kestim.
























Çarşafın ölçüsünü; Yatağımın eni ve boyuna kalınlığk ölçüsünü ekleyip beş cm de fazla pay koyarak kesiyorum. Çünkü Çarşafın toplanması kadar sinir olduğum bişey yok. Onun için altına lastik geçiriyorum. Bu şekilde ( anlatabildim mi bilmem) kestiğim çarşafın köşelerinden, yatağın kalınlığı ve beş cm ölçüsünde kare şeklinde kesiyorum. Size çizimle gösterseydim daha iyi idi. Ama şimdi vaktim yok. Birazdan kahvaltı hazırlayıp işyerime gideceğim. Ama isteyen olursa çizimi daha sonra eklerim.
Daha sonra köşelerini ve çevresini dikip, lastik geçirdim.
Nevresimi ise tamı tamına yorganın ölçüsünde kesiyorum. Yorgana tam oturursa yorgan da nevresimin içinde toplanmıyor.


















Sadece alt ucuna düğme ve ilik açacağımdan ben altı cm fazlalık koyup, üç cm payı ikiye katlayıp dikiyorum. Bu kumaşımdan yastık kılıfı çıkartamadım ama. Neyse dedim ben de. Evde bir sürü eskiyip de elden çıkaramadığım şeyler var. Ben de onlardan bir yastık yüzünü bu yeni nevresime evlatlık verdim. İşte böyle görünüyor.


















Bu resimleri hep eski telefonumla çektim. Ama bundan sorakileri yeni telefonumla çekeceğim. Artık benim de bir note 3 üm oldu.


















Süper bişey. Dün bütün gece kurcalayıp durdum. Artık kullanmaya hazırım. İnşallah bundan sonra bloğumda yeni telefonumun emeği çok geçecek. Herkese mutlu günler. Tekrar görüşmek üzere.

11 Ocak 2014 Cumartesi

siyah tonlarında bir ceket

Burda dergisinin şubat 2013 sayısı gerçekten verimli bir dergi oldu benim için. İçindeki modellerin çoğunu kendime yakıştırıyorum. Bu sebeple en çok da bu sayıdan dikmişim. Bu seferki çalışmam da yine bu derginin 106 no'lu kalıbı oldu. Hemen giriş resmimizi koyalım.



















Elbette beyaz kumaş ve siyah şeritlerle bu ceket çok daha güzel. Ama benim elimdeki bu kumaşa da yakışır diye düşündüm. Bir de bu kumaşım çok az. Her modeli uygulamam zor. Bu ceket ise patronunu çıkarınca altı üstü bir metre ( belki biraz daha fazla) kumaşımın yettiği bir model oldu. Ben de kestim.




















Kalıbı yine payını da katarak kestim. Makasımın ucunu görüyor musunuz? Bir de halımı düşünün. Kumaş herhalde şanel denen türden. 




















Ön parçasını kestikten sonra bir de kalan kumaştan pervaz kestim. Modelde böyle bişey var mıydı? bilmiyorum. Dikiş adımlarını tam okumadım. Çünkü anlamıyorum zaten. En iyi yol bildiğim yoldur zihniyetiyle hareket ettim. Hayır yani modele uygun dikemeyince de moralim bozuluyor. Zaten dergi 1,5 mt kumaş diyor ben bir metreyi kullanmaya çalışıyorum:))




















Önce pervaz niyetine kestiğim parçaları, sonra da bütün uzun dikişlerini diktim. Böyle bir tabir duymuş muydunuz? Uzun dikiş :))

Neyse, ne demek istediğimi anladığınızı biliyorum. Sonra da sülfilelerini yaptım. Aslında bir overlok ayağı almış idim ama kullanamadım. Onca da vakit harcadığım halde yapamayınca sıkıldım. Sülfile ayağı ile kenarlarını temizledim.

































Fark ettiniz mi? Sağ kolun dikişi sorunlu. Söküp yeniden dikmem gerekiyor. Bir de astarını dikmek lazım. Ama bu haftalık dikiş saatimi doldurdum diye, kalan işlerini haftaya bıraktım. Yarın pazar. Üstelik misafir ağırlayacağım. Şimdi Cahide hanımın sayfasından güzel ve güncel bir kaç pasta börek tarifi alayım. Gece mesaisi ile mutfak faslını bitirirsem, yarın da ( sadece ) salonumu temizler, öğleden sonra da konuklarımı ağırlarım. Koldaki yanlış dikim canımı sıktı. Yine de güzel olacağını düşünüyorum. Onun için moralimin bozulması için erken. Hele bir cumartesi olsun hayır olsun:)))
Acaba aranızda, "acaba çekmecenin sahibi bu hafta ne yapacak ki?" diye beni izleyen var mı? yorum bırakırsanız çok sevinirim. İyi akşamlar 

4 Ocak 2014 Cumartesi

lacivert pantolon diktim.

Bu haftalık uğraşım, bir pantolon oldu. Haziran 2013 Burda'sındaki bol paçalı pantolonu. Pantolon kalıbı, her dergiyi elime alışımda karşıma çıkıyordu. Farkındayım, benim gibi minyon ama kilolu bir bayanın özellikle kaçması gereken bir model olsa da mankenin üzerindeki duruşu benim de kanımı kaynattı. Biraz da dikimi kolay gibi geldiğinden elimde kalan lacivert, dökümlü, cinsini bilmediğim kumaşımı kullandım.


















Kumaşı keserken, acaba yetecek mi diye biraz huzursuz oldum. Patronu yine 42 beden olarak çıkardım. Kumaşımın üzerine koydum. Baktım ucu ucuna ( biraz da hile yaparsam ) yetecek. Zaten ben giyeceğim. ( böyle düşününce daha çok cesaret buluyorum.) Ama  ben bu kadar sıkıntı çekiyorum ki başkasına dikmek gerçekten çok stresli bir uğraştır herhalde.


















Ağ bölümünü kurtardıktan sonra paçalara doğru, kumaşı yetirebilmek için biraz daralttım. Ama 1,5 -2 cm den fazla daraltmama gerek kalmadı.


















Pensleri kapattıktan sonra, öncelikle gizli fermuarını diktim. Modelin açkılamasında arka ortaya demiş ise de, ben fermuarı arkada sevmiyorum. En iyisi yan tarafı bence.


















Gizli fermuar ayağı hakikaten kullanışlı. Janome'nin aksesuarları da diğer markalara göre uygun fiyatlı. Ama bu ayakla bile dikiyor olsak yine de dikişten önce fermuarı ütü ile tersinden açmak, daha iyi sonuç veriyor. 


















Neyse ki fermuar gizli de,giydiğimde rengi fark edilmiyor. Ne yapayım. Dışarıya çıkmak istemedim. Bir de elimdekileri bitirme gayretim var ya, çekmecemde ne uygun görünürse gözüme, onu kullanıyorum. Fakat bir şey söyleyeyim mi? Bir kumaş dükkanına girecek olsam sandık dolusu alışveriş yapacağım. Kendimi zor tutuyorum. Allahım ne kadar güzel şeyler var. O kadifeler, o trikolar. Rengarenk, desen desen. Zor zaptoluyorum yani. Ama evdekileri bitirme kararımdan dolayı. Firenliyorum hevesimi. Off artık şu kumaşlar bitse de...
Bu arada bu modeli kemerli çalışmadım. Öncelikle bu sefer kalıba uyayım istedim. Hem de kemer için yeterli uzunlukta kumaş kalmayınca, kalanlar de ancak pervaza yetince başka seçeneğim de olmadı. Z teyelledim bıraktım.


















Fark etmişsinizdir. Cep için de kumaş kalmadı. İşte böyle sade rahat bir parça oldu. Ama nerede giyeyim. Bakıcaz artık. Kombinleyemez isem ev kıyafeti yaparım. Önemli olan bu pantolona da sahip olup, devamlı karşıma çıkmasına bir son vermekti.
Paçalarına de incecik makine çektim. Yine her zamanki gibi pervazını akşam tv karşısında elimde bastıracağım, ütüsünü de yarın yıkadığım çamaşırları ütülerken aradan çıkaracağım. Bu kış günlerini şimdilik gardropta geçirsin de.
Şimdilik hoş kalın sessiz dostlarım.