29 Ekim 2013 Salı

gri pantolon diktim

Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı. Milletime kutlu olsun. Bu güne yeterince özen göstermiyoruz biliyorum. Yine de başımı gökyüzüne kaldırıp "çok şükür" dedim. Kendi elimle kendimi köle etsem de bu günün verdiği bağımsızlık sayesinde başka efendim yok. ( işyerindeki patronlar hariç)

Marmaray da açılmış İstanbul'a hayırlı olsun. Neyse bugünün bana armağan ettiği pantolonuma döneyim.
Modelim, haziran sayısının retro modeline ait pantolon. Ve artık keserken milim şaşmamak için payını bile çizerek kesiyorum.














Keserken milim şaşmıyorum ve bol teyel alıyorum. Tecrübeli makaslar seviyesinde olmayınca...


















Fermuarını yanlış yöne diktiğimi, dikişi bitirip de giydiğimde farkettim. Napalım gömlekleri üstüne indireceğiz mecbuur:)) 


















Paçaları için bant şeklindeki bu telayı almıştım. Siftahı da böylece açmış olduk. Ama bir daha ki sefere telayı şerit olarakdeğil, küçük parçalara keserek kullanacağım.























Öylesine de bir ütü yaptım. Temizliği, ilik ve düğme işini de yaptım mı tamamdır. Giyer giderim yarın işyerime. 























Boydan görünüşünü de göstereyim. Bunu 42 beden olarak diktim. Modelin orjinalinde kemer yok ama ben belimde kemerin ağırlığını hissetmeyince rahat edemiyorum. Onun için beline kemer de yaptım. Bundan sonra da pantolonları 42 beden dikmeye karar verdim. Herkese iyi akşamlar, güzel, umutlu yarınlar dilerim.

27 Ekim 2013 Pazar

siyah beyaz bluz

Jarse kumaştan bir deneme daha yaptım. Burda Aralık 2012 sayısından 119 no'lu modeli, deseni önce çok kaba gelse de sonradan beğendiğim bu kumaşa uyarladım.











Ama modelim bundan çok farklı oldu. Patronu bu defa 40 beden çıkardım. Arkadaşların dediğine göre diktiklerim çok bol oluyormuş. Ben dökümlü giyinmeyi severim aslında ama ...











Neyse patronu kumaşa koymadan önce üzerime tuttum. Darmış gibi geldi. Ben de ön ve arka ortadan ikişer santim fazlalık ekleyerek kestim. Galiba takıntılıyım. Bir de pensler için kendimce bir şey icat ettim. Belki yapılagelen bir şeydir ama diğer bloggerlerde görmediğimden icat etmiş sayıyorum kendimi.
Önce patronda pensi kesmeden kumaşa geçirip kesiyorum. Daha sonra pens çizgisinin bir kenarını kesip, katlayıp çiziyorum. Pensleri bol teyel ve teyel alarak dikiyorum artık, çünkü:))











Makine dikişi olarak da bunu kullanıyorum artık. Hem de her tarafında. 











Bir de yaptığım hatayı göstereyim. Normal kumaşları ( yani alışık olduğum) otomatik ayarda dikiyorum. Bu kumaşta da böyle diktim önce, sonra bir baktım üst ipliği bol almış ve kumaşın altı iplikten geçilmiyor. Ayarı yukarıda görüldüğü üzere üçe alınca dikiş düzgün oldu. Zaten iğneyi de 11 numara olarak değiştirdim. Bunu söylemiş miydim?











Arka ortaya pervazla yırtmaç açtım.  Ön ve arka yakayı ( ikişer santim fazlalık vererek kestiğim için ) büzdürdüm. Sonra da biye ile çevirdim.  Bir kurdeleyi ikiye katlayarak ilik yaptım.











Modelde ince biye ile yakayı temizleniyordu. Ben biraz balıkçı havası versin diye biyeyi geniş tuttum. Ön ve arkayı büzdürerek böyle bir model oluşturdum. Bir de kolları da biye ile temizliyordu. Ama ben kolları sadece katlayıp öyle bıraktım. 











İşte son hali böyle oldu. Gerçi bütün işi bitmiş değil eteğini katlamadım. Arkaya düğme dikmedim. Ütü, temizliği de cabası. Ama yoruldum. Kalanını da yarın yapacağım. Ama hoşuma gitti. Ben de aceleci davrandım.  İçine boğazlı beyaz, siyah penyeler giymeyi düşünüyorum.
Bu arada bir daha kumaş almayacaktım. ama bunları bir arkadaşım verince almak zorunda (!) kaldım. Göstermezsem çatlarım.


 Hepsine bayıldım. Henüz ne yapacağıma karar veremedim. Ama bunlara sıra gelene kadar yaz gelir zaten. içinde kaşeden, şifona, hatta yalancı deriye kadar bir sürü çeşit var. Neyse bu günlük de bu kadar. Herkese iyi geceler.

20 Ekim 2013 Pazar

Beyaz bir gömlek diktim

Kader, beyaz kağıda sütle yazılmış yazı
Elindeyse beyazdan gel de sıyır beyazı

Dizesi ile dikiş diktim bu gün. Beyaz kumaşı alıp da modeli sabunla üzerine çizmeye başlayınca bu dize geldi aklıma.



Patronun kenarından çizdiğim bu çizgileri gözüm görmedi. Yaşlanmışım artık ama gecelerden başka dikişe ayırabileceğim başka zaman bulamadım bu bayram.


Neyse konumuza dönelim. Bu model burada diktiğim  uzun kollu gri gömleğin kalıbından. Model hakikaten güzel bele oturuyor. Kullanımı da rahat olunca bir de beyazı olsun dedim. Sadece penslerinin güzel oturması için bol teyel alıp iğneledim öyle diktim. Bir de önünü gizli pat yapmadım. 

Yan ve omuz dikişlerini kapattıktan sonra yakasını yaptım. Artık dikiş sırasını böyle saptadım. Önce gövde sonra yaka sonra tamamlanarak kollar. Ama yakayı ayaklı yapmak bu sefer zorladı beni.
Beyazın da asaleti bir başka canım. 

Bir de kol yırtmaçlarını biye ile temizlerken, artık nerede yanlış yaptıysam düzgün durmadı. En son ütüyle düzelttim zaten.


En sonunda bitirdim. İliklerini düğmesini de hallettikten sonra ütületip gardrobuma astım. Pazartesi giymeye niyetliyim. Bayram bitti ben anca dikebildim. Bayram öncesi temizlik, akabinde ziyaretler, olsun pazartesi işyerimde giyebileceğim nihayet.
Hepinize iyi pazarlar dilerim.






12 Ekim 2013 Cumartesi

dikiş odam :))))

Oda dediğime bakmayın. Hurdaları koyduğum küçücük, minicik balkonumu camekanla kapattırıp dikiş köşesi yaptım:))
Bu kadaar kalabalığı barındırıyordu minicik balkon. Temizliği de zordu canııım. Bunca metali 15 tl ye sattım.
Bir köşesi geniş diğer köşesi de böyle dar, eğri bir balkondu. Olsun dikiş aşkım için mekan lazımdı bana.
Önce kalorifer  ve elektrik tesisatını çektirdim.
Sonra da camekanı takıldı. Böyle yazdığıma bakmayın bir buçuk aya yaklaşan büyük ve sıkıntılı bir zaman diliminde ancak bu boyuta geldi. Geçen hafta da oturup duvarını, camını bir güzel sildim. Zaten dikiş dikmeyişimden anlaşılmıştır. Bir yandan da bayram temizliği. Çalışan kadın olunca hafta sonlarım böyle temizlikle tertip düzenle geçti.
Kızımın yatağının  çekmecelerine de el koydum ve iki çekmeceyi (uyduruk oldu biraz ama olsun) birleştirip dikiş masası yaptım. Alan dar olunca bir de alış veriş için zaman bulamayınca, atacağım malzemeyi değerlendirdim.
Üstüne örtüyü de koyunca anlaşılmıyor değil mi. Çekmece de kızımdan uzun dolap ta. Odasını boşalttım. Bu yıl üniversite imtihanına girecek biraz ferahlattım odasını. Yoğun bir tempoya girdi. Allah yardımcısı olsun onun da bizim de cümlenin evladının da.
Çekmecelerin altına dikiş dergilerimden bazılarını, modelini beğenip yakın zamanda dikerim diye ayırdıklarımı koydum.
Uzun dolaba da kumaşlarımı, malzemelerimi ve diğer dergilerimi koydum. Çok sağlam değil ayakları. Neyse şimdilik idare eder. 

Dikiş kutum da yerini alınca kapıyı çektim ve evimin diğer köşelerinin temizliğine başladım. Bayram bitene kadar böyle düzenli kalır ama bayram bitince kesip de dikemediğim kumaşlarımı dikeceğim. Artık zaman hiç geçmez. Neyse, bayramdan sonra görüşmek dileğiyle benden haberi olan olmayan herkesin bayramını en içten dileklerimle şimdiden kutlarım. Benim bayramımı kutlamak isteyenlerin de yorumlarını beklerim:))))